Network Marketing (MLM)’de satamıyordum

MLM endüstrisiyle tanışmam 1997 yılında oldu. Üniversite öğrencisiydim. Her yeni distribütöre denilen şey bana da söylendi.

1. Liste Yap

2. Davet Et

3. Plan Göster

4. Sponsor Et

5. Öğret

Hızla işe koyuldum ancak, işin anlatıldığı gibi olmadığını anlamam fazla uzun sürmedi. Bu işi herkes biliyordu. Sponsorumu aradım.

“Ben bırakacağım”

“Hayırdır Yavuz”

“Bu iş olmuyor. İnsanlar bir garip. Kime söylediysem HAYIR diyor”

“Yavuz, onlar normal insanlar. Bu işte başarılı olmuş tüm insanlar aynen senin şu anda geçiyor olduğun yollardan geçtiler. Durma, aynen devam et”

Bir yol ayrımındaydım. Karar vermem gerekiyordu. Normal insanlara mı inanacaktım. Yoksa, sponsoruma mı inanacaktım. Sponsoruma inanma kararı aldım. Sponsorumun bana söyledikleri ilginçti. Beklemediğim bir yanıttı. Etkilenmiştim. Ben İzmir’deydim. Sponsorum Lüleburgaz’da. Sponsorlarından ayrı yerlerde Network Marketing yapmanın ne demek olduğunu çok iyi bilirim. Buna rağmen başarılı olmayı kafaya koymuştum. Devam edecektim. Devam ettim. Devam ettim de, bir türlü istediğim başarıyı yakalayamıyordum. Toplantılara gidiyordum. Orada başarılı olmuş olan insanları görüyordum. Başarı bana bir türlü gelmiyordu. Sorun neydi ? Bulmaya çalışıyordum. Moralim bozuktu. Çevremdeki hemen hemen herkese bu işten bahsettim. İnanılır gibi değildi. Bir Allahın kulu bana katılmaz mıydı ? Aylar bu şekilde geçiyordu.

Sorunlarım şuydu ;

1. Her gün belli sayıda yeni insanla tanışamıyordum. Çevrem belliydi. Evet, yeni insanlarla tanışıyordum ancak, işimde belli bir ivme yakalamayı sağlayacak sayı değildi.

2. Yeterli sayıda iş planı/sunumu yapamıyordum.  Yapamamamın nedeni yaşamıma yeterli sayıda yeni adayın girmiyor oluşuydu. Network Marketing’in aslında bir iletişim işi olduğunu öğrenmiştim ve benimsemiştim ancak, yeni insanlarla iletişim ve güven geliştirmek ciddi anlamda zaman yatırımı gerektiren bir şeydi. Ben zamanımı o kadar insanla aramda güven oluşturacağım diye harcayamazdım. Bir an evvel plan göstermeliydim ve kayıt yapmalıydım. Bu durum da beraberinde şu sorunu getiriyordu. İnsanlara hemen sunum yapıyordum. İşten bahsediyordum. Bu sefer yine hata yapmış oluyordum. Çünkü, sistem tanıştığınız adaylara hemen iş planı anlatmayın diyordu. Bir nevi, yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal olayı yani.

Yeterli sayıda insanla yeterli (kalitede) seviyede ilişkiler kuramayınca ağınız yürümüyor. Network Marketing’de insanlara ürünlerle yardımcı olunduğunu yıllar sonra anlayacaktım. Yıl 1998. Bu  arada bahaneler yaratmaya başlamış ve bu bahanelere önce kendim inanmaya başlamıştım. Tabi ki, bunların bahane olduğunu da yıllar sonra anlayacaktım. Örneğin şunu düşünüyordum. Bu işite başarısız olmamın bir sebebi benim henüz bir öğrenci olmamdı. Öğrenci olmak kredisi olmayan birisi olmak demekti. (Kendime ne kadar haksızlık etmişim). Bahaneler insanın kendi kendisine söylediği yalanlardır. Bu yalanlara zamanla inanmaya başlar insan. Çalışmaya başladıktan kredim artacaktı, iş dünyasının içine girmiş olacaktım. Çevremde para kazanan daha fazla insan olacaktı. Para kazanan daha fazla insan olunca benim ekibime girme olasılığı artacaktı. (Yalanlara bakar mısınız ? Ama o zamanki düşünce yapım buydu) Kendime güvenim yoktu. Korkuyordum. İnsanlara telefon etmeye ve geliş şu işe bakmaya çağırmaya korkuyordum. Elim bir türlü o telefona gitmiyordu. Masanın başında, gözüm, terlemiş ellerimin bir türlü gitmediği o telefonda…Gözünüzde canlandırabiliyor musunuz ? Yılların geçmesi gerekiyormuş demek. Katıldığım seminerlerin birisinde üst düzey bir distribütör, “herkesin bir zamanı var” demişti. Doğru söylemiş.

1998 yazı

Üniversite’den mezun oldum.

1998 sonu

Tekirdağ’da çalışmaya başladım. Para kazanmaya başlamıştım. Yaşamım iyiydi. Mükemmel bir yaşamın belki de en büyük düşmanı iyi bir yaşam. Para kazandığımı görünce gevşedim. Network Marketing yapacağım diye ne diye kendimi o kadar strese sokacaktım ki ? Evet, o zamanlarda da bende bu düşünce peydahlanmıştı. Kısaca, Network yapmamayı tercih ettim. (Bir iki kişiye bahsetmenin dışında)

1999 Aralık

Askere gittim. Aydın Jandarma taburu. Asteğmen. Elime geçen para artmaya başlamıştı. Rahatladıkça Network Marketing’den uzaklaşıyordum. NM’e bir hobi olarak bakmaya başlamıştım. Bir sohbet sırasında öylesine bahsedilecek bir hobi gibi geliyordu bana. Küsmüştüm. Gereğini yapmadan olmasını beklemişim. Bunu şimdi anlıyorum.

2001 Haziran

İstanbul’da çalışmaya başladım. Gelir düzeyim artmıştı. Hayatım düzene girmeye başlamıştı. İşten arta kalan zamanlarım oluyordu. Network Marketing beni yine dürtmeye başlamıştı. Bir atağa geçmeliydim. Artık başarılı olmalıydım. Hazır zamanım da vardı. “Zamanım yok. Dolayısı ile bu işi yapamam” diyenlere sözüm şudur ; O ZAMAN HİÇ BİR ZAMAN OLMAYACAK! UYGUN ZAMAN OLMAYACAK. BOŞUNA BEKLEMEYİN!

Sizin Başarınıza,

Yavuz BAĞCI

P.S. :

1. Yazıya yorum yapmayı ihmal etmeyin

2. Beğendiyseniz tabiki de paylaşın !

3. Network Marketing (MLM) beleş email kursuma katılmak için yan taraftaki mavi formu doldurun ve SUBMIT butonuna basın